Belirsizliğin içinde yalnız değiliz.

Son birkaç yıldır yaşadığımız zorlu geçen zamanlarda, hayatımıza giren ve bizimle yaşamaya başlayan bir durum, bir kavram var; ‘Belirsizlik’.

Küreselleşen dünyada, her yer, herkes birbirine hem yakın, hem de bir o kadar uzak. Yaşayıp gittiğimiz olağan hayatımızda birden ve kendi kontrolümüz dışında gelişen, boyutu fark etmeksizin etkisi olan her şey, bizi daha çok belirsizliğe ve belirsizliğin ardından gelen yalnızlığa mahkum edebilir.

Böyle yalnızlıklarımızın içinde kendimizle kaldığımız zamanlarda da, en çok tetiklenen duygumuz olan ‘Özlem Duygusu’ çok artmaktadır.

Aslında bir yerde de kendi kendimizi bu belirsizlik ve özlem kısır döngüsüne mahkum ediyoruz. Bu döngü, kendi iç gücümüze bağlı olarak bir çıkış yolu da gösterebilir.

Bu gibi çıkmaz dönemlerde istiyoruz ki bu belirsizlikten hemen kurtulalım.

Bir hareketle hemen her şey değişsin.

Etrafımızda bizi sevenler olsun ve şu yalnızlıktan bizi çekip çıkarsın.

Hiç bir şey olmamış gibi işlerimize odaklanmaya veya tam tersi dayanışma gücünü artırmak adına enerjimizi erkenden tüketmeye ve vicdanımızı dengelemeye çabalamaktayız.

Şimdi kendimize küçücük ve kolay bir soru soralım.

Yaptığımız her eylem, bir diğerini yaratarak, birbiri üzerine katlanarak hareket eder. Bu hareketi, ahenkle dans eder hale getirebilmek için, neye ihtiyacımız var?

Sağlıklı, ahenkli günler dilerim.

Dr. Sabahat Karakaşlılar